
(VİZE KONUSU:4SORU SORULMUŞ)


NOT:BAŞKA ÖRNEKLER;



NOT:
Gördüğün gibi kökteki "k" sesi düşmüş, yerini hiçliğe (sıfıra) bırakmıştır.
Buna ünsüz düşmesi veya teknik adıyla sıfırla nöbetleşme denir.
İşte bu duruma uygun (genellikle "k" sesinin düştüğü) başka örnekler:

Özetle: Sorularda "sıfırla nöbetleşme" ifadesini gördüğünde
aklına doğrudan "kelime ek alırken harf düşmesi"
(özellikle ünsüz düşmesi) gelmelidir

NOT:
Bu durumun nedeni, kelimenin kökenindeki "o"
sesinin zamanla "e" sesine dönüşmesidir.
Açıklama (Neden Seksen?)
"Ünlü Düzleşmesi" Nedir?
Dudaklar büzülerek söylenen yuvarlak ünlülerin (o, ö, u, ü),
zamanla dudaklar düzleştirilerek söylenen düz ünlülere (a, e, ı, i)
dönüşmesi olayıdır.
Seksen Kelimesinin Tarihî Gelişimi:
-
Köken: Sekiz + On (Eski Türkçede sayılar 80 için
"sekiz on", 90 için "dokuz on" mantığıyla yapılırdı.)
-
Değişim: Sekiz-on
→
Sekson
→
Seksen
-
Olay: "On" kelimesindeki "o" (yuvarlak ünlü), zamanla incelip
düzleşerek "e" (düz ünlü) sesine dönüşmüştür. Bu yüzden
ünlü düzleşmesi vardır


NOT:
Bu, dilbilimsel terimlerle dolu karışık bir soru gibi görünse de
aslında halk ağzında (konuşma dilinde) sıkça duyduğumuz
bir telaffuz değişikliğini anlatıyor. Gelin bu karmaşık cümleyi "
Türkçeye" çevirelim:
Olayın Mantığı Nedir?
Sorudaki tanım iki aşamalı bir değişimi anlatıyor:
-
Yan yana iki sert sessiz (ötümsüz) var:
Örneğin "ç" ve "t" (Geç-ti).
-
İkincisi yumuşuyor (ötümlüleşiyor):
Sondaki sert "t" harfi, yumuşayarak "d" oluyor.
-
Birincisi "sızıcı" hale geliyor:
Patlamalı (sert bir vuruşla çıkan) "ç" harfi, ağızdan sızarak
çıkan "ş" harfine dönüşüyor.
Uygulama (geçti
→
geşdi):
-
Standart Türkçe: Geçti ("ç" ve "t" yan yana, ikisi de sert).
-
Konuşma Dili (Ağız): "ç" harfi "ş"ye dönüşüyor (sızıcılaşıyor),
"t" harfi "d"ye dönüşüyor (yumuşuyor).
-
Sonuç: Geşdi
Bu kullanım özellikle Anadolu ağızlarında sıkça görülür.
Yazı dilinde yanlıştır, ancak konuşma dilinde (fonetik değişim olarak)
varlığı kabul edilir.
Başka Örnekler
Bu kural genellikle "ç-t" ve "k-t" seslerinin yan yana geldiği
durumlarda oluşur. Birinci ses gevşeyip sızıcılaşır (ç
→
ş veya k
→
h), ikinci ses yumuşar (t
→
d).
İşte halk ağzından buna uygun örnekler:
-
Kaçtı
→
Kaşdı
-
("Çocuk eve kaşdı" şeklinde telaffuz edilmesi.)
-
Analiz: ç
→
ş oldu (sızıcılaştı), t
→
d oldu (yumuşadı).
-
Seçti
→
Seşdi
-
("Kendine yeni bir yol seşdi.")
-
Baktı
→
Bahdı (Doğu Anadolu ağızlarında sık görülür)
-
Analiz: Sert olan k sesi gırtlakta sızıcı
bir h sesine döner, t sesi ise d olur.
-
Yoktur
→
Yohdur
-
Bıraktı
→
Bırahdı
-
("Elindeki işi bırahdı.")
-
Biçti
→
Bişdi
Özet: Bu soru, standart İstanbul Türkçesindeki
"Benzeşme Kuralı"nın (fıstıkçı şahap
→
ç,t,k) tam tersi yönde işleyen, halk ağzındaki gevşeme ve
yumuşama eğilimini sormaktadır.

NOT:
Diğer "Sızıcı Sürekli" Ünsüzler Hangileridir?
Türkçedeki sızıcı ünsüzleri aklında tutmak için "Hafiş Jale S. Ve Z."
gibi kodlamalar yapabilirsin ya da şu mantığı kullanabilirsin:
Hepsini uzatabilirsin ve hepsinde bir "vızıldama/tıslama" vardır.
İşte tam liste:
-
f (ffff...)
-
h (hhhh...)
-
j (jjjj...)
-
s (ssss...)
-
ş (şşşş...)
-
v (vvvv...)
-
z (zzzz...)
-
ğ (yumuşak g)

NOT:
Açıklama:
Eski Türkçede yön gösterme eki "-garu / -geru" şeklindeydi.
Zamanla bu ekin başındaki "g" ünsüzü düşmüş ve ek "-arı / -eri"
hâline gelmiştir.
Süreç: Dış + garu
→
Dışarı ("g" sesi düşmüştür)
Başka Örnekler:
-
İç + geru
→
İçeri
-
İl (ön) + geru
→
İleri
-
Yokar + garu
→
Yukarı

NOT:
Açıklama:
Bu olay, özellikle Ege ve Marmara bölgelerini kapsayan
Batı Anadolu ağızlarının en tipik özelliğidir.
Şimdiki zaman eki olan "-yor" eki söylenirken
sondaki "r" sesi yutulur.
Örnekler:
-
Geliyor
→
Geliyo
-
Bakıyor
→
Bakıyo
-
Ne yapıyorsun?
→
Napıyon?
-
Gidiyorlar
→
Gidiyolar
-
Var
→
Va (Örneğin: "Evde kimse va mı?")


NOT:
Kısaca Sebebi:
İlerleyici benzeşme, öndeki harfin arkasındaki harfi kendine benzetmesidir
(Etki yönü:
→
).
Kelimenin aslı **"Yanlış"**tır. Buradaki "n" sesi (öndeki),
kendisinden sonra gelen "l" sesini etkileyerek onu da **"n"**ye
dönüştürmüştür.
Başka Örnekler:
-
Anlamak
→
Annamak (n, l'yi n yaptı)
-
Dinlemek
→
Dinnemek
-
Bunlar
→
Bunnar



NOT:
Kısaca Sebebi:
Batı dillerinden Türkçeye geçen kelimelerde genellikle "g" sesi korunur
(Biyografi, diyagram, dogma, filolog gibi). Ancak topograf kelimesi
bir istisnadır ve Türkçeye geçerken içindeki "g" sesi yumuşayarak
"ğ" olmuştur. (TDK'ye göre doğru yazımı topoğraftır, şıkta "g" ile
yazılmış olsa da sorulan ses olayı budur).
Başka Örnekler:
Aynı istisnai durum şu kelimelerde de görülür:
-
Photo + graphe
→
Fotoğraf (g
→
ğ oldu)
-
Geo + graphie
→
Coğrafya (g
→
ğ oldu)


NOT:
Kısaca Sebebi:
Arapçadan dilimize geçen tek heceli kelimelerin ortasında
veya sonunda bulunan, gırtlaktan çıkarılan "ayın" (
ε
) ve "hemze" (') sesleri Türkçenin ses yapısına uymaz.
Türkçede bu zor seslerin telaffuzunu kolaylaştırmak için
o ses düşer ve yerine bir ünlü harf gelir (türer).
Böylece tek heceli kelime iki heceli olur.
Örnekler:
-
Fi'l (Aslı)
→
Fiil (Hemze gitti, "i" ünlüsü türedi)
-
Şi'r (Aslı)
→
Şiir
-
Ye's (Aslı)
→
Yeis (Ümitsizlik demek)
-
Be's (Aslı)
→
Beis (Zarar/engel demek)



NOT:
Birbirine komşu olmayan, aralarında başka sesler bulunan
(dolayısıyla farklı hecelerdeki) seslerin birbirini etkilemesine
uzak benzeşme denir. Türkçedeki "Büyük Ünlü Uyumu" bunun
en temel örneğidir.
İşte şıkların açıklamaları ve örnekleri:
A) Yakın Benzeşme (Temas Benzeşmesi):
-
Açıklama: Yan yana gelen (bitişik)
seslerin birbirini etkilemesidir.
-
Örnek: Yurt-daş
→
Yurttaş (t ve d yan yanadır).
B) İlerleyici Benzeşme:
-
Açıklama: Öndeki sesin, arkasındaki sesi
kendine benzetmesidir (Yön:
→
).
-
Örnek: Göz-le
→
Gözne (Halk ağzı; z sesi l'yi n yaptı).
C) Uzak Benzeşme (Doğru Cevap):
-
Açıklama: Farklı hecelerde yer alan seslerin
birbirini etkilemesidir.
-
Örnek: Şeftali
→
Şefta:li (İnce 'l' ve 'i' sesi, uzaktaki kalın 'a' sesini inceltebilir).
-
En net örnek: Ünlü uyumlarıdır. (Örneğin "Çocuklar" kelimesinde
ilk hecedeki "o", son hecedeki "a"yı belirler; yan yana değillerdir.)
D) Gerileyici Benzeşme:
-
Açıklama: Sondaki sesin, kendinden önceki sesi
değiştirmesidir (Yön:
←
).
-
Örnek: Çarşanba
→
Çarşamba (b sesi, n'yi m yaptı).
E) Benzeşmezlik (Aykırılaşma):
-
Açıklama: Bir kelimede yan yana veya yakın bulunan aynı/benzer
seslerden birinin değişerek farklılaşmasıdır.
-
Örnek: Attar
→
Aktar (İki 't'den biri değişti).

NOT:
Açıklama:
Düzeltme işareti (^) Türkçede sadece şu iki amaçla kullanılır:
-
Uzatma: Ünlüleri uzun okutmak için (Örnek: Hâlâ, yâr).
-
İnceltme: Kendinden önceki g, k ve l ünsüzlerinin ince
okunmasını sağlamak için (Örnek: Rüzgâr, kâğıt, tezgâh).































































 






























































































































|